Ereğli'nin Finansal Raporlarında Saklı 4 Şaşırtıcı Gerçek
Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Ereğli Demir ve Çelik (EREGL), yatırımcılar tarafından genellikle istikrarlı ve öngörülebilir bir dev olarak algılanır. Ancak, şirketin son finansal raporları bu sakin yüzeyin altında önemli bir dönüşümün yaşandığını ve dikkatle incelenmesi gereken şaşırtıcı dinamikler barındırdığını ortaya koyuyor. Gelin, bu rakamların anlattığı hikayeye daha yakından bakalım.
1. Ciro Neredeyse Aynı Kalırken Kâr Neden Eridi?
İlk bakışta Ereğli'nin satış gelirlerinde büyük bir değişim yok gibi görünüyor. Ancak kârlılık rakamları tamamen farklı bir tablo çiziyor. Bu çelişki, şirketin mevcut durumu hakkında en şaşırtıcı ipuçlarından birini veriyor.
- Rakamlarla Durum: 2025'in ilk dokuz ayında şirketin hasılatı 147,9 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu rakam, bir önceki yılın aynı dönemindeki 148,9 milyar TL'lik hasılata oldukça yakın.
- Kârlılıktaki Dramatik Düşüş: Bu stabil ciroya rağmen, Ana Ortaklığa Ait Net Dönem Kârı 10,78 milyar TL'den 2,38 milyar TL'ye gerileyerek yaklaşık %78'lik bir erime yaşadı.
- Genele Yayılan Baskı: Kârlılıktaki bu düşüş sadece net kârla sınırlı değil. Brüt Kâr'da %32,7 ve Esas Faaliyet Kârı'nda %62,6'lık düşüşler, marjlar üzerindeki baskının ne kadar yaygın olduğunu gösteriyor.
Genellikle ciro ile kârlılığın paralel hareket etmesi beklenirken, bu keskin ayrışma, artan maliyetlere veya marjlar üzerindeki ciddi bir baskıya işaret ediyor. Bu baskının en net göstergelerinden biri, şirketin ana kârlılık metriklerinden olan FAVÖK Marjı'nın aynı dönemde %12,4'ten %8,9'a gerilemesi oldu. Bu durum, artan maliyetlerin brüt kârı eriterek net kâra kadar olan tüm satırları olumsuz etkilediğini teyit ediyor.
2. Şirket Sermayesini İkiye Katladı: Bu Ne Anlama Geliyor?
Finansal tablolarda gizli olan bir diğer önemli gelişme, şirketin sermaye yapısındaki temel bir değişiklik. Ereğli, ödenmiş sermayesini 3,5 milyar TL'den 7 milyar TL'ye çıkararak tam anlamıyla ikiye katladı. Hisse senedi fiyat tablosu incelendiğinde, bu büyük değişikliğin 27 Kasım 2024 tarihinde gerçekleştiği görülüyor.
Bu denli büyük bir sermaye artışı, genellikle bir şirketin stratejik hedeflerinin bir parçası olarak yorumlanır. Bu hamle;
- Şirketin bilançosunu güçlendirme,
- Yeni yatırımları finanse etme,
- Veya borçluluğu azaltma gibi amaçlara hizmet ediyor olabilir.
3. Radarlar Yurt Dışına Çevrildi: Değişen Satış Stratejisi
Toplam hasılat sabit kalmış gibi görünse de, gelirlerin coğrafi dağılımı önemli bir strateji değişikliğine işaret ediyor. Şirketin satış odağında yurt içinden yurt dışına doğru dikkat çekici bir kayma yaşanıyor.
- Yurt İçi Satışlar Azaldı: 2025'in ilk dokuz ayında yurt içi satışlar, bir önceki yılın aynı dönemine göre %4,96 azalarak 113 milyar TL'den 107,4 milyar TL'ye düştü.
- Yurt Dışı Satışlar Arttı: Buna karşılık, yurt dışı satışlar %14,67'lik bir artışla 27,8 milyar TL'den 31,9 milyar TL'ye yükseldi.
- İhracatın Payı Yükseldi: Bu değişimin bir sonucu olarak, toplam satışlar içindeki ihracat oranı %18,67'den %21,55'e çıktı.
Bu veriler, Ereğli'nin zayıflayan iç talebi dengelemek veya küresel pazarlarda yeni büyüme fırsatları yakalamak için stratejik olarak ihracata daha fazla odaklandığını gösteriyor. Şirketin sermayesini ikiye katlaması, bu ihracat odaklı stratejiyi destekleyecek finansal gücü yaratma hamlesinin bir parçası olabilir.
4. Yarıya Düşen Temettü ve Kafaları Karıştıran Değerleme Çarpanları
Bölüm 1'de ele alınan kârlılıktaki sert düşüşün en somut yansımalarından biri, doğrudan yatırımcının cebini etkileyen temettü ödemesinde görüldü. Bu alandaki veriler, kafa karıştırıcı bir ikilem sunuyor.
- Temettü Yarıya İndi: Kârlılıktaki keskin düşüşün doğal bir sonucu olarak, 2024 yılı kârından dağıtılan hisse başına temettü (kâr payı), bir önceki yıla göre yarı yarıya azalarak 0,50 TL'den 0,25 TL'ye düştü.
- Çelişkili Değerleme: Şirketin değerleme çarpanları ise yatırımcılar için bir muamma yaratıyor. Bir yanda Piyasa Değeri/Defter Değeri (PD/DD) oranı 0.68 ile şirketin piyasa değerinin özkaynaklarının altında kaldığını gösteriyor. Diğer yanda ise Fiyat/Kazanç (F/K) oranı 37.47 gibi, sanayi devleri için genellikle yüksek kabul edilen bir seviyedir ve gelecekteki kâr artışına yönelik güçlü bir piyasa beklentisine işaret eder.
Bu durum yatırımcıları şu soruyla baş başa bırakıyor: "Şirket varlıklarına göre ucuz mu, yoksa mevcut kârlılığına göre pahalı mı?"
Sonuç
Ereğli'nin son finansal raporları, yüzeydeki sakinliğin ardında önemli bir stratejik manevra dönemine işaret ediyor. Stabil ciroya rağmen eriyen kârlılık, ikiye katlanan sermaye, ihracata artan yönelim ve temettü/değerleme ikilemi, şirketin basit bir bilanço okumasından çok daha fazlasını anlattığını gösteriyor. Tüm bu veriler, Ereğli'nin bir dönüşüm ve yeniden yapılanma sürecinde olabileceğini ima ediyor.
Peki, tüm bu veriler ışığında Ereğli bir yeniden yapılanma döneminin sancılarını mı yaşıyor, yoksa daha büyük bir stratejik değişimin ilk adımlarını mı atıyor?