Sütçülükten Halka Arza: BinBin'in Finans Raporlarından Çıkan 5 Şaşırtıcı Gerçek
Giriş
Şehirlerin sokaklarında, kaldırımların kenarında park edilmiş veya yanımızdan hızla geçen o tanıdık yeşil scooter'ları hepimiz biliyoruz: BinBin. Gündelik hayatımızın bir parçası haline gelen bu mikromobilite çözümü, pek çoğumuz için sadece pratik bir ulaşım aracı. Ancak şirketin halka açık bir firma olarak yayınladığı resmi faaliyet ve finans raporları, bu yeşil scooter'ların arkasında ne kadar şaşırtıcı, karmaşık ve beklenmedik bir hikaye barındırdığını ortaya koyuyor. Aşağıda listelenen beş gerçek, BinBin'in sadece bir scooter kiralama firması olmadığını, çok daha fazlası olduğunu gözler önüne seriyor.
--------------------------------------------------------------------------------
1. Bir Teknoloji Devi Doğuyor: Süt ve Süt Ürünlerinden Akıllı Ulaşıma
BinBin'in yolculuğundaki belki de en şaşırtıcı detay, kökenlerinde yatıyor. Şirket, teknoloji veya ulaşımla ilgili bir fikirle değil, tamamen farklı bir sektörde hayata başladı.
- Şirket ilk olarak 17 Kasım 2016'da "Sam Süt Sanayi ve Ticaret A.Ş." unvanıyla kuruldu.
- 2019 yılında ise radikal bir kararla unvanını ve faaliyet konusunu tamamen değiştirerek bugünkü hali olan "Bin Ulaşım ve Akıllı Şehir Teknolojileri A.Ş." ismini aldı. Bir gıda şirketinin, faaliyet alanını tamamen terk ederek mikromobilite ve akıllı şehir teknolojileri gibi son derece farklı bir alana yönelmesi, iş dünyasında "pivot" olarak adlandırılan stratejinin en keskin örneklerinden birini oluşturuyor.
- Bu bilgi, bugün bildiğimiz bir teknoloji ve mobilite şirketinin aslında bir süt firması olarak kurulmuş olmasının ne kadar sıra dışı ve cesur bir girişimcilik örneği olduğunu gösteriyor.
--------------------------------------------------------------------------------
2. "Rakiplerin Olmadığı Yere Git": BinBin'in Balkanlardaki Fetih Stratejisi
BinBin, uluslararası büyüme stratejisini belirlerken, rekabetin en yoğun olduğu Batı Avrupa pazarları yerine bilinçli bir şekilde farklı bir coğrafyaya odaklandı: Balkanlar. Bu kararın arkasındaki mantık, şirketin faaliyet raporunda net bir şekilde açıklanıyor.
Şirket, bu bölgedeki stratejisini şu sözlerle özetliyor:
"Şirket tarafından Avrupa’da faaliyet göstermek için özellikle Balkan ülkelerinin seçilme sebepleri, ilgili ülkelerde bu alanda faaliyet gösteren herhangi bir rakibin olmayışı ve pazara ilk giren Şirket olmasının avantajlarını yakalamaktır."
Bu strateji doğrultusunda şirket; Bulgaristan, Bosna Hersek, Hırvatistan, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk gibi ülkelerde operasyonlarını başlattı. Bu hamle, "kızıl okyanus" olarak tabir edilen ve rekabetin kanlı olduğu pazarlardan kaçınarak, "mavi okyanus" yaratıp pazar liderliğini zahmetsizce ele geçirmeye yönelik son derece akıllıca bir taktik olarak öne çıkıyor.
--------------------------------------------------------------------------------
3. Finansal Paradoks: Daha Az Gelir, Daha Çok Kâr... ve Devasa Bir Zarar?
Şirketin finansal tabloları, ilk bakışta birbiriyle çelişen ve kafa karıştırıcı görünen sonuçlar içeriyor. Ancak bu rakamların arkasındaki hikayeyi anladığınızda, her şey daha anlamlı hale geliyor.
- Paradoks: Şirketin hasılatı (toplam geliri), 2024'ün ilk dokuz ayında 815,9 milyon TL iken, 2025'in aynı döneminde neredeyse yarı yarıya azalarak 441 milyon TL'ye düştü.
- Artan Kârlılık: Bu dramatik gelir düşüşüne rağmen, şirketin Faaliyet Kârı aynı dönemde 152,1 milyon TL'den 229,6 milyon TL'ye yükseldi. Bu artışın ana kaynağı ise scooter operasyonları değil, büyük ölçüde "Yatırım Faaliyetlerinden Gelirler" kalemi altında yer alan faiz gelirleri oldu.
- Nihai Sonuç: Zarar: Faaliyet kârındaki bu artışa rağmen, en şaşırtıcı kısım geliyor: BinBin, 2025'in ilk dokuz ayında 180,3 milyon TL net zarar açıkladı.
Bu durumun nedeni ise tamamen muhasebesel. Zararın ana kaynağı, yüksek enflasyonlu ekonomilerde uygulanan TMS 29 muhasebe standardı gereği hesaplanan yaklaşık 367,4 milyon TL tutarındaki "Net Parasal Pozisyon Kayıpları" kalemi. Yani bu zarar, operasyonel bir başarısızlıktan ziyade, şirketin nakit pozisyonunun enflasyon karşısındaki değer kaybını yansıtan, muhasebesel ve "kağıt üzerindeki" bir sonuç.
--------------------------------------------------------------------------------
4. Yönetim Kurulundaki Edebiyatçı: BinBin'in Entelektüel Yüzü
Bir teknoloji şirketinin yönetim kurulunda genellikle mühendisler, finansçılar ve işletmeciler görmeye alışkınızdır. Ancak BinBin'in Bağımsız Yönetim Kurulu'nda oldukça sıra dışı ve entelektüel bir profil dikkat çekiyor.
- Bu isim, Doç. Dr. Faruk Yasin Türinay.
- Faaliyet raporundaki öz geçmişi, kendisinin iki farklı yönünü ortaya koyuyor:
- Birincisi, kendisi Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku alanında uzmanlaşmış bir akademisyen.
- İkincisi ise hukuk alanındaki kariyerinin yanı sıra edebiyat dünyasında da önemli eserler vermiş bir yazar olması. Öykü kitapları olan "Şapkamın İçindeki Kıraathane" ile Sait Faik Hikâye Armağanı'nın, "Dipsiz Göl" ile de Haldün Taner Öykü Ödülü'nün kısa listelerine kalmış. Ayrıca yayımlanmış "A.P.T.M. ya da Şimdiki Zamanın Esrarı" adında bir romanı bulunuyor.
Bir teknoloji şirketinin, rasyonel metriklerin ve mühendislik çözümlerinin hakim olduğu bir alanda, yönetim kuruluna insanı, toplumu ve hukukun inceliklerini anlayan edebi bir kimliği dahil etmesi, yalnızca bir vitrin detayı olmayabilir. Bu durum, BinBin'in şehirlerle ve regülasyonlarla kurduğu ilişkide, salt operasyonel verimliliğin ötesinde, daha derinlikli ve kültürel bir vizyon benimsediğinin bir işareti olabilir.
--------------------------------------------------------------------------------
5. Scooter'dan Çok Daha Fazlası: Bir "Süper Uygulama" Ekosistemi İnşa Etmek
BinBin'in vizyonu, sokaklardaki scooter'larla sınırlı değil. Şirket, kendini çok daha geniş bir ekosistemin merkezi olarak konumlandırma hedefiyle hareket ediyor.
- Şirketin nihai hedeflerinden biri, bir "Süper App" yani "Süper Uygulama" olmak. Bu vizyon, ana şirket olan 1000 Yatırımlar Holding portföyündeki BinBin, Meta Mobilite-QCharge, Taksim, Go Sharing gibi farklı ulaşım ve hizmet markalarını tek bir çatı uygulamada birleştirmeyi amaçlıyor.
- Bu vizyon doğrultusunda atılan somut adımlar da mevcut:
- Ağustos 2025 itibarıyla Bosna Hersek ve Arnavutluk'ta scooter operasyonlarına ek olarak e-bike (elektrikli bisiklet) hizmeti vermeye başladı.
- Psikoteknik değerlendirme ve yazılım hizmetleri sunan Ekolog A.Ş.'nin %50 hissesini satın alarak hizmet yelpazesini genişletti.
- Sürdürülebilir geri dönüşüm çözümlerinde uzmanlaşmış Niocycle Technologies Corporation ile iş birliği sözleşmesi imzalayarak operasyonlarının çevresel etkilerini azaltma yönünde stratejik bir adım attı.
Bu adımlar, BinBin'in kendisini sadece bir mikromobilite oyuncusu olarak değil, daha geniş bir mobilite ve akıllı şehir teknolojileri ekosistemi olarak yeniden tanımladığını açıkça gösteriyor.
--------------------------------------------------------------------------------
Sonuç
Sütçülükten teknolojiye uzanan sıra dışı bir başlangıç, rakiplerin olmadığı pazarlara odaklanan cüretkar bir Balkan stratejisi, ilk bakışta çelişkili görünen karmaşık finansal sonuçlar ve yönetim kurulundaki entelektüel çeşitlilik... BinBin'in halka açık raporları, yeşil scooter'ların arkasında ne kadar dinamik ve çok katmanlı bir yapı olduğunu kanıtlıyor. Bu hikaye, iş dünyasında rakamların arkasındaki stratejinin ve vizyonun, çoğu zaman rakamların kendisinden daha ilginç olabildiğini gösteren mükemmel bir örnek. Peki, Türkiye'nin mikromobilite devi, bu karmaşık ve dinamik sularda yol alırken, hikayesinin bir sonraki bölümünde bizleri hangi sürprizler bekliyor olacak?