SASA'nın Milyar Dolarlık Paradoksu: Dev Yatırımlar, Zorlu Piyasalar ve Geleceğin Kodları
1. Giriş: Bir Devin Sessiz Raporu Ne Anlatıyor?
Türkiye'nin sanayi devlerinden SASA Polyester, son dönemde kamuoyunda devasa yatırımları ve büyüme hedefleriyle gündemde. Ancak şirketin kamuya açıkladığı son finansal raporlar, bu iddialı büyüme hikayesinin arkasında çok daha karmaşık ve zorlu bir tablo olduğunu gözler önüne seriyor. Peki, bir sanayi devi hem milyarlarca dolarlık yatırım yapıp geleceğe koşarken hem de aynı dönemde nasıl milyarlarca lira zarar açıklayabilir? Bu yazı, SASA'nın kamuya açık son faaliyet ve finansal raporlarından çıkarılan, şirketin mevcut durumunu ve gelecek stratejisini anlamak için en şaşırtıcı ve önemli beş bulguyu mercek altına alıyor.
2. Madde 1: Akıl Almaz Bir Büyüme Hamlesi: Türkiye'yi Dünyanın İlk Üçüne Taşıma Vizyonu
SASA'nın yatırım ölçeği, sıradan bir kapasite artışının çok ötesinde, Türkiye'nin küresel petrokimya ligindeki yerini temelden değiştirmeyi hedefleyen bir vizyonu yansıtıyor.
- Erdemoğlu Holding bünyesine katıldığı 2015 yılından bu yana şirketin yatırımları yaklaşık 4 milyar ABD Dolarına ulaştı.
- Sadece yakın zamanda devreye alınan PTA (Saflaştırılmış Tereftalik Asit) Üretim Tesisi'nin yatırım maliyeti 1,75 milyar ABD Doları seviyesinde.
- Gelecek planları ise daha da büyük. Yumurtalık'ta 12 yılda tamamlanması beklenen petrokimya tesisi projesi için hedeflenen toplam yatırım tutarı tam 25 milyar USD.
Şirketin bu dev hamlelerin arkasındaki vizyonu, faaliyet raporunda net bir şekilde ifade ediliyor:
SASA, Türkiye’nin ilk ve en büyük polyester-polimer üreticisi, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesinin lideri olarak, sürdürülebilir büyüme bakış açısıyla Türkiye'yi dünyanın en büyük ilk üç polyester üreticisinden biri haline getirmeyi, petrokimya yatırımları ile birlikte küresel ölçekte önde gelen oyunculardan biri olmayı hedeflemektedir.
3. Madde 2: Rakamların Dili: Dev Yatırımlara Rağmen Gelen 10 Milyar TL'lik Zarar
Blog yazısının en çarpıcı ve "paradoks" olarak nitelendirilen kısmı, finansal tablolarda yatıyor. Dev yatırımların gölgesinde, rakamlar zorlu bir döneme işaret ediyor.
- Şirket, 2023'ün ilk dokuz ayında 10.106 milyon TL net zarar açıkladı. Bu rakam, geçen yılın aynı döneminde (yani 2022'de) elde edilen 23.044 milyon TL net kâr ile tam bir tezat oluşturuyor. Net satışlar da aynı dönemde 47,4 milyar TL'den 38,6 milyar TL'ye geriledi.
Bu keskin düşüşün arkasındaki nedenler, şirketin kendi sektör analizinde şu şekilde özetleniyor:
- Küresel Talep Daralması: Avrupa ve ABD'deki zayıf tüketici harcamaları, tüketicilerin harcama yerine tasarrufa yönelmesi ve bunun sonucunda tekstil sektöründeki talebin daralması.
- Jeopolitik Riskler: İsrail-İran gerilimi ve devam eden Rusya-Ukrayna çatışması, küresel tedarik zincirlerinde belirsizlikleri artırarak piyasaları olumsuz etkiliyor.
- Agresif Rekabet: Özellikle Çinli üreticilerin daha agresif ticaret politikaları izlemesi ve Türkiye'nin bu politikanın hedef ülkelerinden biri olması, pazar dinamiklerini zorlaştırıyor.
- Yurt İçi Zorluklar: Artan işçilik maliyetleri ve finansmana erişimdeki güçlükler, Türkiye'deki üreticilerin rekabet gücünü olumsuz etkiliyor.
Dolayısıyla, 10 milyar TL'lik zarar tablosu, küresel bir talep çöküşü ve agresif rekabet ortamında, şirketin kendini geleceğe hazırlamak için yaptığı devasa yatırımların finansman ve amortisman maliyetlerinin bir yansımasıdır. Bu, stratejik bir yatırım döneminin kaçınılmaz bir sancısı olarak okunmalıdır. Bu küresel ve yerel baskılar, SASA'nın neden sadece kapasite artışına değil, aynı zamanda ithalat bağımlılığını ve dış şoklara karşı kırılganlığını azaltacak stratejik "kale inşa etme" hamlelerine yöneldiğini de açıklıyor.
4. Madde 3: Bir Petrokimya Devi Ne Kadar "Yeşil" Olabilir? Şaşırtıcı Sürdürülebilirlik Vurgusu
Geleneksel olarak "kirli" kabul edilen petrokimya sektöründe faaliyet gösteren SASA'nın, çevre ve sürdürülebilirliğe yaptığı güçlü ve şaşırtıcı vurgu, raporlardaki en dikkat çekici noktalardan biri.
- Yeni PTA Üretim Tesisi, sadece bir üretim tesisi değil, aynı zamanda bir çevre teknolojisi yatırımı olarak öne çıkıyor. Tesis, geleneksel üretime kıyasla %75 daha az atıksu deşarjı, %65 daha az sera gazı emisyonu ve %95 daha az katı atık üretecek şekilde tasarlandı.
Şirketin bu alandaki somut başarıları ise bu vizyonu destekliyor:
- Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Sürdürülebilirlik Ödülleri'nde "Çevresel ve Sosyal En İyi Uygulama" kategorisinde Gümüş ödül kazandı.
- Türkiye'nin polyester sektöründe Çevre Etiketine sahip ilk firması unvanını elde etti.
Ayrıca şirket, döngüsel ekonomi taahhüdü kapsamında, polyester atıklarını yeniden ürüne dönüştürecek bir tesis kurma çalışmalarına devam ediyor.
5. Madde 4: Kendi Kalesini İnşa Etmek: Enerji ve Hammadde Bağımsızlığı Stratejisi
SASA'nın yatırım stratejisi, sadece kapasite artırmakla kalmıyor, aynı zamanda şirketi dış şoklara karşı daha dayanıklı hale getirmeyi amaçlayan bir "kale inşa etme" mantığına dayanıyor.
- Hammadde Bağımsızlığı: Yeni PTA tesisi, şirketin hem mevcut hem de gelecekteki tüm PTA ihtiyacını karşılayacak şekilde inşa edildi. Bu, şirketin en kritik hammaddelerden birinde ithalat bağımlılığını stratejik olarak büyük ölçüde azaltan bir hamle.
- Enerji Bağımsızlığı: Şirketin bu alandaki hedefi oldukça etkileyici. PTA tesisinin atık ısı geri kazanım sistemi ve yapılan Güneş Enerjisi Santrali (GES) yatırımları sayesinde SASA, yıllık enerji ihtiyacının %60'ını kendi kaynaklarından sağlar konuma geldi.
Bu strateji, sadece maliyet avantajı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda küresel tedarik zinciri krizlerine ve enerji piyasalarındaki dalgalanmalara karşı şirketi çok daha korunaklı bir yapıya kavuşturuyor.
6. Sonuç: Büyük Resim ve Geleceğe Dair Bir Soru
SASA'nın faaliyet ve finansal raporları, kısa vadeli finansal dalgalanmalardan ziyade, on yıllara yayılan küresel bir stratejiyi takip eden bir şirketin resmini çiziyor. Özetle, SASA aynı anda iki cephede savaşıyor: Bir yanda 10 milyar TL'lik zarara neden olan acımasız bir küresel pazar, diğer yanda ise bu pazarda ayakta kalmak ve lider olmak için ortaya konan milyarlarca dolarlık sermaye ve cüretkar bir "bağımsızlık" stratejisi. Bu durum, kısa vadede finansal tablolar üzerinde baskı yaratsa da, uzun vadede şirketi küresel bir oyuncu yapma potansiyeli taşıyor.
Peki, SASA'nın bu cesur ve milyarlarca dolarlık kumarı, Türkiye'yi petrokimya liginde bir üst sınıfa taşıyıp gelecekte meyvelerini verecek mi, yoksa küresel fırtınalar bu dev geminin rotasını değiştirecek mi? Zaman gösterecek.