Teknoloji Hissesi mi, Finans Devi mi? QNBFK Bilançosunun Anlattığı Gizemli Hikaye
Giriş
Finansal raporlar ve borsa verileri, çoğu zaman yatırımcılar için karmaşık ve sıkıcı rakam yığınları olarak görülür. Ancak bazen bu rakamlar, bir şirketin sıra dışı hikayesini, beklenmedik stratejilerini ve piyasanın ona biçtiği ilginç değeri gözler önüne serer. İlk bakışta gelensel bir leasing şirketi gibi görünen QNB Finansal Kiralama (QNBFK), verilerine yakından bakıldığında tam da böyle şaşırtıcı gerçekler barındıran bir hikayeye sahip. Bu yazıda, şirketin finansal tablolarından ve borsa verilerinden derlenen en çarpıcı beş bulguyu mercek altına alacağız.
--------------------------------------------------------------------------------
1. Teknoloji Hisselerini Aratmayan Değerleme Çarpanları
QNBFK’nin finansal profilindeki ilk ve en sarsıcı gerçek, değerleme çarpanlarının ait olduğu sektörle olan bariz tezatıdır. Bu oranlar, geleneksel bir finans kuruluşundan çok, yüksek risk ve yüksek getiri vadeden bir teknoloji girişimini çağrıştırmaktadır.
- Fiyat/Kazanç (F/K) Oranı: 67.11 (24/10/2025 verisi)
- Piyasa Değeri/Defter Değeri (PD/DD) Oranı: 20.08 (24/10/2025 verisi)
Bu denli yüksek çarpanlar, normal şartlarda yalnızca gelecekteki kârlarında patlayıcı bir artış beklenen, genellikle de risk sermayesi destekli teknoloji şirketlerinde gözlemlenir. Yerleşik bir leasing şirketi için bu seviyeler son derece sıra dışıdır ve piyasanın şirketten geleceğe yönelik istisnai ölçüde güçlü bir büyüme performansı beklediğinin net bir göstergesidir.
2. Bilançodaki Patlayıcı Büyüme
Piyasanın bu sıra dışı değerlemeyi neye dayandırdığı sorusunun cevabı, şirketin bilanço rakamlarında gizlidir. QNBFK, yerleşik bir finans devinden beklenmeyecek bir hızla, adeta bir teknoloji girişimi gibi ölçeklenmektedir.
- Toplam Varlık Büyümesi: Eylül 2024 - Eylül 2025 arası bir yıllık dönemde %58.93 artış.
- Özkaynak Büyümesi: Aynı dönemde %88.31 gibi olağanüstü bir artış.
- Varlıkların Rakamı: Toplam varlıklar yaklaşık 30 milyar TL'den 47.7 milyar TL'ye yükselmiştir.
Bu veriler, ilk maddedeki teknoloji şirketi benzeri değerleme çarpanlarının temelini oluşturmaktadır. Şirket, varlıklarını ve özkaynaklarını bir yıl gibi kısa bir sürede bu denli agresif bir şekilde büyüterek, piyasanın yüksek beklentilerini somut finansal sonuçlarla desteklemektedir.
3. Strateji Net: Temettü Yok, Büyümeye Devam
Şirketin sergilediği bu olağanüstü büyüme tesadüfi değil, yıllardır kararlılıkla uygulanan tek odaklı bir stratejinin sonucudur: Elde edilen her kuruşu, temettü olarak dağıtmak yerine tekrar büyüme motoruna aktarmak.
- Kârın İçeride Tutulması: 28 Mart 2025 tarihli Olağan Genel Kurul'da, 2024 yılına ait 1.144.924,80 Bin TL net kârın tamamının temettü olarak dağıtılmayıp Olağanüstü Yedek hesabına aktarılmasına karar verilmiştir.
- Tarihi Politika: Şirket, bilinen tek temettü ödemesini 30 Mayıs 2005 tarihinde yapmış, bu tarihten beri kârını istisnasız olarak büyüme için kullanmıştır.
- Yeni Kaynak Arayışı: 15 Ekim 2025 tarihli Yönetim Kurulu kararıyla, şirketin çıkarılmış sermayesinin 2 milyar TL'den 2.5 milyar TL'ye çıkarılması için bedelli sermaye artırımı sürecinin başlatılması kararlaştırılmıştır.
Bu üç karar bir bütün olarak okunduğunda, stratejinin ne kadar net olduğu ortaya çıkmaktadır. Şirket, sadece kârını dağıtmamakla kalmıyor, aynı zamanda mevcut yatırımcılardan ek kaynak talep ederek bu agresif büyüme ivmesini sürdürme niyetini açıkça ortaya koyuyor. Bu, "tüm kaynakların büyümeye aktarılması" stratejisinin zirve noktasıdır.
4. Neredeyse Tamamı Tek Bir Elde: %0.6'lık Halka Açıklık Oranı
QNBFK'nin piyasa dinamiklerini temelden etkileyen en çarpıcı özelliklerinden biri, hisse senedi yapısının neredeyse tamamen kapalı bir devre olmasıdır.
- Ana Ortak Payı: Şirket sermayesinin %99.40'ı QNB BANK A.Ş.'ye aittir.
- Fiili Dolaşımdaki Pay Oranı: Halka açık olan ve borsada işlem gören payların oranı sadece %0.60'tır.
Bu kadar düşük bir halka açıklık oranı, hissenin doğasını tamamen değiştirir. Piyasada alınıp satılabilen hisse senedi sayısının son derece az olması, en düşük hacimli işlemlerle bile fiyatta (Ağustos 2025'te 96.95 TL'yi gören ve Ekim 2025'te 60 TL'ye gerileyen) sert dalgalanmalar yaşanmasına zemin hazırlar. Daha da önemlisi, bu yapı, yüksek likidite arayan kurumsal yatırım fonları için ciddi bir giriş engeli oluşturur. Bu denli sığ bir piyasa, hisseyi büyük kurumsal yatırımcılar için daha az cazip hale getirir ve bu durum, şirketin devasa piyasa değerine rağmen neden profesyonel analistlerin radarının altında kaldığını açıklayabilir.
5. Radarın Altında Bir Dev: Analist Takibi Neden Yok?
Şirketin piyasa büyüklüğü ile profesyonel finans çevrelerindeki görünürlüğü arasındaki uçurum, hikayenin en gizemli parçasıdır.
- Piyasa Değeri: 24 Ekim 2025 itibarıyla 120 Milyar TL.
- Analist Takibi: Şirket hakkında yayınlanmış hiçbir analist tavsiyesi bulunmamaktadır. Bu durum veri platformlarında şu net ifadeyle yer almaktadır:
"QNBFK için analist tavsiyesi bulunmamaktadır."
Normal şartlarda, 120 Milyar TL gibi devasa bir piyasa değerine ulaşmış şirketler, yatırım bankaları ve aracı kurumlar tarafından yakından izlenir. Ancak QNBFK, bu kuralın istisnasıdır. Bir önceki bölümde analiz ettiğimiz %0.6'lık halka açıklık oranının yarattığı likidite sığlığı, kurumsal yatırımcı ilgisizliğine ve dolayısıyla analist takibinin olmamasına yol açan en temel faktör olarak öne çıkmaktadır.
--------------------------------------------------------------------------------
Sonuç
İncelenen bu beş nokta, QNB Finansal Kiralama'nın sıradan bir leasing şirketi olmadığını kanıtlıyor. Karşımızda, agresif bir büyüme stratejisini finanse etmek için tüm kârını ve hatta yatırımcılarından aldığı yeni sermayeyi kullanan, son derece kontrollü ve sığ bir hisse yapısıyla teknoloji şirketleri gibi değerlenen sıra dışı bir finansal oyuncu var. Bu tablo, yatırımcılar için iki zıt senaryoyu gündeme getiriyor:
Bir yanda, içeride tutulan kâr ve sürekli sermaye artırımıyla finanse edilen bu patlayıcı bilanço büyümesi, QNBFK'yi geleneksel finans kalıplarını kıran bir verimlilik ve büyüme makinesi olarak konumlandırıyor. Diğer yanda ise %0.6'lık halka açıklık oranı ve analist takibinin olmaması, fiyat oluşumunun ne kadar sağlıklı olduğu ve bu büyüme modelinin likidite ve piyasa derinliği olmadan ne kadar sürdürülebileceği konusunda ciddi soru işaretleri yaratıyor. Peki, bu veriler ışığında QNBFK, geleneksel finansın kurallarını yeniden yazan bir büyüme hikayesinin kahramanı mı, yoksa gelecekte sürdürülebilirliği test edilecek riskli bir stratejinin uygulayıcısı mı?