Kocaer Çelik'in Finansal Raporundan Çıkan 5 Çarpıcı Ders
Giriş: Rakamların Arkasındaki Stratejiyi Okumak
Finansal raporlar, genellikle rakamlarla dolu ve anlaşılması zor belgeler olarak görülür. Ancak, bu rakamların ardında bir şirketin stratejisini, dayanıklılığını ve gelecek vizyonunu anlatan güçlü bir hikaye yatar. Kocaer Çelik'in 3Ç25 Faaliyet Raporu da tam olarak böyle bir hikaye sunuyor; geleneksel bir sanayi devinin zorlu küresel koşullara nasıl adapte olduğunu ve geleceğe nasıl yatırım yaptığını gösteriyor. Bu yazının amacı, rapordaki en şaşırtıcı ve etkileyici beş temel noktayı okuyucular için damıtmaktır.
--------------------------------------------------------------------------------
1. Küresel Fırtınaya Rağmen Gelen Rekor Kârlılık
Küresel demir-çelik sektörü; artan vergiler, kota kısıtlamaları ve küresel fiyatlardaki düşüş gibi faktörlerle oldukça zorlu bir dönemden geçiyor. Bu çalkantılı ortama rağmen Kocaer Çelik, inanılmaz bir finansal başarıya imza atıyor. Şirketin özellikle net kârındaki çarpıcı artış dikkat çekiyor. Bu başarının bir tesadüf olmadığı, şirketin proaktif stratejilerinin ve operasyonel verimliliğinin doğrudan bir sonucu olduğu açıkça görülüyor. Rakamlar bu başarının boyutunu gözler önüne seriyor: şirketin net kârı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %5393'lük rekor bir artış gösterdi. Bu başarının sırrı, küresel fiyat dalgalanmalarına karşı bir kalkan görevi gören katma değerli ürünlere odaklanması ve 6 kıtaya yayılan sarsılmaz ihracat ağında yatıyor.
2025 yılının ilk dokuz ayında net kârını, geçen yılın aynı dönemindeki 8,2 milyon TL’den 451 milyon TL’ye yükseltmiştir.
--------------------------------------------------------------------------------
2. Sadece Çelik Değil, Katma Değerli Çelik Üretiyorlar
Şirketin stratejisinin merkezinde, sadece daha fazla çelik üretmekten ziyade, "yüksek katma değerli ürünlere" odaklanmak yatıyor. Bu yaklaşım, enerji nakil hatları, güneş enerjisi altyapısı ve savunma sanayi gibi özel sektörlere yönelik, daha kârlı ve özel nitelikli ürünler üretmek anlamına geliyor. Bu stratejik değişim, şirketin kârlılığını küresel emtia fiyatlarındaki dalgalanmalara karşı daha dirençli hale getiriyor ve brüt kâr marjlarını korumasına olanak tanıyor.
Bu stratejinin sonuçları rakamlara da yansıyor ve bunun son bir yıllık bir hamle değil, sürdürülebilir bir dönüşüm olduğunu kanıtlıyor. Şirket, katma değerli ürünlerin toplam satış hacmi içindeki payını 2023'teki %39 seviyesinden 2024'te %42'ye, 2025'in ilk dokuz ayı itibarıyla ise %44'e yükseltmiş durumda.
Kapasitenin büyük bölümünü yüksek katma değerli ürünlere dönüştürme hedefi doğrultusunda yeni katma değerli ürünler de devreye alınmış, katma değerli ürünlerin toplam portföy içindeki payı... 30 Eylül 2025 itibarıyla %44 seviyesine yükselmiştir.
--------------------------------------------------------------------------------
3. Bir Sanayi Devi Yeşil Enerji Oyuncusuna Dönüşüyor
Bir çelik üreticisinin yenilenebilir enerji alanında bu denli iddialı yatırımlar yapması, raporun en şaşırtıcı yönlerinden birini oluşturuyor. Kocaer Çelik, sadece kendi enerji ihtiyacını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda bir enerji satıcısı olmayı hedefliyor. Şirket, mevcut çatı üzeri Güneş Enerjisi Santralleri (GES) ile tüketiminin %33'ünü karşılıyor. Aydın'da devam eden 24 MW'lık Jeotermal Enerji Santrali (JES) yatırımının tamamlanmasıyla bu oranın %100'e ulaşması planlanıyor. Bu stratejik hamle, sadece bir maliyet avantajı yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda şirketi geleceğin ekonomisine hazırlıyor. Özellikle Avrupa Birliği'nin Sınırda Karbon Düzenlemesi gibi mekanizmalar karşısında Kocaer Çelik'e kritik bir rekabet avantajı sunarak, "yeşil çelik" üreticisi kimliğini pekiştiriyor.
Bu yatırımın gerçekleşmesinin ardından üretimdeki enerji ihtiyacının %100 yenilenebilir kaynaklardan karşılanması planlanmakla beraber, yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerjinin kapasite fazlasının satışının gerçekleştirildiği bir yapıya ulaşmak hedeflenmektedir.
--------------------------------------------------------------------------------
4. Yerel Şampiyonluktan Küresel Hakimiyete
Kocaer Çelik, sadece bir Türk şirketi değil, aynı zamanda küresel bir oyuncu olduğunu ihracat performansıyla kanıtlıyor. Şirketin toplam satışlarının %83'ünü ihracat oluşturuyor ve bu oran artmaya devam ediyor. İşte bu küresel erişim, şirketin 1. derste gördüğümüz rekor kârlılığı nasıl elde ettiğinin en net açıklamasıdır. İç pazardaki veya belirli bölgelerdeki daralmalar, dünyanın 140 farklı ülkesindeki fırsatlarla dengelenerek şirkete olağanüstü bir dayanıklılık kazandırmaktadır.
Şirketin küresel ayak izi oldukça etkileyici: 6 kıtada 140 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor ve Ege Bölgesi'nde demir-çelik sektöründe üst üste 7 yıldır ihracat şampiyonu unvanını koruyor. Toplam satışlarının %83'ünü ihracatın oluşturması, şirketin küresel rekabetteki gücünü net bir şekilde ortaya koyuyor.
--------------------------------------------------------------------------------
5. Stratejinin Mimarları: Yönetimdeki 'Yıldızlar Karması'
Bir şirketin başarısının ardındaki en önemli faktörlerden biri de yönetim kalitesidir. Kocaer Çelik'in yönetim kurulu, bu konuda dikkat çekici bir yapıya sahip. Kurulda sadece kurucu aile üyeleri değil, aynı zamanda finans, danışmanlık, teknoloji ve sanayi gibi farklı sektörlerde uluslararası deneyime sahip, kendi alanlarında tanınmış profesyoneller de yer alıyor.
Örneğin, Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Yılmaz Argüden, Rothschild & Co. gibi uluslararası bir yatırım bankasında ve UN Global Compact gibi küresel bir sürdürülebilirlik platformunun yönetiminde görev almış bir isim. Bir diğer Bağımsız Üye Ayşe Selen Kocabaş ise Fortune Dergisi'nin "50 Güçlü İş Kadını" listesinde yer almış, teknoloji ve telekomünikasyon alanında derin bir tecrübeye sahip. Bu vizyon, Dr. Fatma Füsun Akkal Bozok'un Denetim, Ayşe Selen Kocabaş'ın Kurumsal Yönetişim ve Tuğrul Fadıllıoğlu'nun Riskin Erken Saptanması Komitesi'ne başkanlık etmesiyle kurumsal yapıya da işlenmiştir. Bu, stratejinin sadece fikir aşamasında kalmadığının, en üst düzeyde denetlendiğinin ve hayata geçirildiğinin bir göstergesidir. Böylesine güçlü bir yönetim yapısı, uluslararası yatırımcılara ve iş ortaklarına şirketin küresel en iyi yönetişim uygulamalarına, şeffaflığa ve stratejik denetime bağlı olduğunun güçlü bir sinyalini vermektedir.
--------------------------------------------------------------------------------
Sonuç: Geleneksel Sektörlerde İnovasyon Mümkün mü?
Kocaer Çelik'in hikayesi, sadece bir şirketin finansal başarısını anlatmıyor. Aynı zamanda, demir-çelik gibi geleneksel sanayi sektörlerinde bile doğru strateji, inovasyon ve vizyonla ne kadar büyük bir dönüşüm yaşanabileceğinin canlı bir kanıtını sunuyor. Yüksek katma değerli ürünlere odaklanmak, yeşil enerjiye yatırım yapmak ve küresel pazarlarda güçlü bir varlık göstermek gibi adımlar, şirketi geleceğe hazırlayan temel taşları oluşturuyor.
Peki, Kocaer Çelik'in bu cesur adımlarından diğer geleneksel endüstriler hangi dersleri çıkarabilir?