🔴🇹🇷 #BORLS | Borlease Otomotiv 2025/9 Bilanço Analizi | Borç Sarmalı 😟🧿





Büyüme mi, Borç Batağı mı? Borlease'in Son Finansal Raporlarının Perde Arkası

Borlease Otomotiv'in son finansal raporları, bir büyüme hikayesi mi yoksa bir borç krizinin habercisi mi olduğunu sorgulatan, adeta iki zıt kutbu bir araya getiren bir tablo sunuyor. Halka açık şirketlerin bu tür raporları, yatırımcılar için bir sağlık karnesi olmanın ötesinde, bazen bir stratejinin ne kadar keskin bir bıçak sırtında ilerlediğini de gözler önüne serer. Bu analiz, rakamların arkasındaki stratejik kumarı ve yatırımcılar için ne anlama geldiğini 5 kritik noktada aydınlatacak.

1. Büyüme Paradoksu: Milyarlarca Lira Zarar Ederken Varlıklar Nasıl Artıyor?

Bir şirketin finansal tablolarında aynı anda hem rekor büyüme hem de rekor zarar görmek, ilk bakışta bir çelişki gibi durur. Borlease'in 30 Eylül 2025 tarihli son raporları, tam olarak bu paradoksu gözler önüne seriyor.

  • Şirket, 2025 yılının ilk dokuz ayında 1.596.884.901 TL net zarar açıkladı. Bu rakam, bir önceki yılın aynı döneminde kaydedilen 911.047.995 TL'lik zararın oldukça üzerinde, yani zarar artarak devam ediyor.
  • Ancak bu devasa zarara rağmen, şirketin toplam varlıkları 31 Aralık 2024'teki 11,18 milyar TL'den 30 Eylül 2025'te 14,99 milyar TL'ye yükselmiş durumda. Bu, dokuz ay gibi kısa bir sürede yaklaşık %34'lük bir varlık artışı anlamına geliyor.
  • Bu büyümenin en somut göstergesi ise araç filosunda görülebilir. Operasyonel kiralama filosundaki araç sayısı 31 Aralık 2024'te 8.367 iken, 30 Eylül 2025'te 10.371'e ulaşmış.

Ancak bu %34'lük varlık artışı, şirketin yükümlülüklerindeki %70'lik devasa artışla finanse edilmiştir. Bu, her 1 liralık yeni varlık için yaklaşık 2 liralık yeni borç üstlenildiği anlamına gelmektedir ve bu büyüme modelinin sürdürülebilirliği konusunda ciddi soru işaretleri yaratmaktadır.

2. Borç Sarmalı: %936'lık Net Borç/Özkaynak Oranı Ne Anlama Geliyor?

Net Borç/Özkaynak oranı, bir şirketin finansal risk seviyesini ölçen en temel göstergelerden biridir. Borlease'in raporlarında bu orandaki değişim, şirketin finansal yapısındaki en tehlikeli sinyallerden birini veriyor.

  • Borlease'in Net Borç/Özkaynak oranı 31 Aralık 2024'te %195,61 seviyesindeyken, 30 Eylül 2025 itibarıyla %936,23 gibi olağanüstü yüksek bir seviyeye fırlamış durumda.
  • Bu çarpıcı artışın arkasındaki rakamlar ise durumu daha net özetliyor: Şirketin toplam yükümlülükleri (borçları) 8,15 milyar TL'den 13,86 milyar TL'ye çıkarken, özkaynakları aynı dönemde 3,03 milyar TL'den 1,12 milyar TL'ye düşmüştür.

Bunu bir evin değerine (özkaynak) karşılık, üzerindeki ipotek borcuna (net borç) benzetebiliriz. Borlease'in durumunda, evin değeri dokuz ayda üçte birine düşerken, üzerindeki borç neredeyse ikiye katlanmıştır. Finansal temel çökerken borç yükünün artması, şirketin borç-değer dengesini yaklaşık beş kat kötüleştirmiştir. Bu, temeller zayıflarken binanın üzerindeki yükün katlanarak arttığını gösterir.

3. Gelir Yanılsaması: Yaklaşık 5 Milyar TL'lik Ciro Neden Kâra Dönüşemedi?

Yüksek ciro rakamları genellikle kârlılıkla eş anlamlı görülür. Ancak Borlease'in durumunda bu, kârlılığın önündeki devasa bir engeli gizleyen bir yanılsamadan ibaret.

  • Şirket, 2025'in ilk dokuz ayında 4.968.255.365 TL gibi oldukça yüksek bir hasılat elde etmiş.
  • Ancak bu rakam, bir önceki yılın aynı dönemindeki 5.507.134.502 TL'lik hasılattan daha düşük. Yani ciroda bir gerileme söz konusu.
  • Asıl kritik nokta, bu devasa cironun neden kâra dönüşemediği. Cevap, Kâr veya Zarar Tablosu'nda net bir şekilde görünüyor: 2.822.691.521 TL'lik devasa "Finansman Giderleri".

Bu rakam, şirketin 9 aylık cirosunun (4,97 milyar TL) %57'sine denk gelmektedir. Başka bir deyişle, Borlease'in kasasına giren her 100 TL'nin 57 TL'si doğrudan borçların faizine gitmektedir. Bu durum, operasyonel kârlılığın finansal yük altında nasıl ezildiğini çarpıcı bir şekilde göstermektedir.

4. Ezber Bozan Hamle: Zarar Eden Şirket Neden 304 Milyon TL'lik Hisse Geri Alımı Yaptı?

Genellikle şirketler, kâr ettikleri ve kasalarında nakit fazlası olduğu zamanlarda kendi hisselerini piyasadan geri alırlar. Ancak Borlease, mevcut finansal tablosuyla çelişen şaşırtıcı bir hamleye imza atmış.

  • Finansal tablolarda "Geri Alınmış Paylar" kaleminde (304.088.949 TL)'lik bir tutar göze çarpıyor. Bu, şirketin bu dönemde kendi hisselerini geri almak için 304 milyon TL harcadığını gösteriyor.
  • Bu durum, "Bir şirket zarar ederken ve borçları bu kadar yüksekken neden kendi hisselerini geri almak için yüz milyonlarca lira harcar?" sorusunu akıllara getiriyor.
  • Bu hamlenin, yönetimin hisselerin değerinin altında olduğuna inandığını gösterme veya piyasaya bir güven sinyali verme gibi stratejik amaçları olabilir.

Ancak bu hamle, şirketin özkaynaklarının eridiği ve borçlarının hızla arttığı bir dönemde yapılması nedeniyle son derece riskli bir sermaye yönetimi kararıdır. Şirket, borç verenlerden aldığı fonlarla operasyonlarını büyütürken, aynı zamanda 304 milyon TL'yi borçlarını azaltmak veya kârlılığı artırmak yerine hisse senedi fiyatını desteklemek için kullanmıştır. Bu durum, kreditörler ve uzun vadeli yatırımcılar için bir endişe kaynağı olabilir.

5. Enflasyon Muhasebesinin Garip Etkisi: Kâğıt Üzerindeki 460 Milyon TL'lik "Kazanç"

Yüksek enflasyonlu ekonomilerde finansal raporlama, TMS 29 standardı gereği bazı ilginç ve ilk bakışta kafa karıştırıcı kalemler ortaya çıkarabilir. Borlease'in raporları da bunun mükemmel bir örneğini sunuyor.

  • Kâr veya Zarar Tablosu'nda 460.390.665 TL tutarında bir "Parasal Kayıp / Kazanç" kalemi dikkat çekiyor.
  • Bu, şirketin kasasına giren gerçek bir nakit değildir. Bu, tamamen enflasyon muhasebesi kuralları gereği yapılan bir düzeltmedir.

Basitçe anlatmak gerekirse: Enflasyon, paranın değerini zamanla eritir. Eğer bir şirketin nakit gibi parasal varlıklarından çok daha fazla TL cinsi borcu varsa, enflasyon bu borçların reel değerini de "kemirir". Muhasebe kuralları, borçtaki bu reel erimeyi kâğıt üzerinde bir "kazanç" olarak kaydetmeyi gerektirir. Bu, kasaya giren bir para değil, sadece borç yükünün enflasyon karşısında hafiflemesinin bir yansımasıdır.

Sonuç

Borlease'in son finansal raporları, iki ucu keskin bir bıçağı andırıyor. Bir yanda filoyu büyüterek ve varlıkları artırarak ortaya konan agresif bir büyüme ve yatırım iştahı var. Diğer yanda ise bu stratejinin getirdiği devasa borç yükü, eriyen özkaynaklar ve kârlılık sorunları bulunuyor. Yatırımcıların ve kamuoyunun bu tabloya bakarak sorması gereken temel soru şudur:

"Peki, bu yüksek riskli ve borca dayalı büyüme stratejisi, Borlease'i gelecekte sektörünün zirvesine mi taşıyacak, yoksa finansal yapısı için sürdürülemez bir yük mü oluşturacak?"

Şirketin geleceği, varlık büyüme hızının, bu büyümeyi finanse eden borcun maliyetini ne kadar süre daha geride bırakabileceğine bağlı. Bu, zamanla yarışılan bir denge oyunu.

 


Yorum Gönder (0)
Daha yeni Daha eski